İçeriği Görüntüle
Arama

Zorunlu eğitim müfredatı, Birleşmiş Milletler’in cinsel sağlık eğitimine yönelik evrensel standartlarının sadece beşte birini karşılayabiliyor. Bu çarpıcı veri, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) ve Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı (TAPV)’nın “Yaşa Uygun Kapsamlı Cinsellik Eğitimi Bağlamında, Okul Öncesinden Orta Öğretime, Öğretim Programlarının ve Ders Kitaplarının Analizi” raporundan. UNFPA ve TAPV, Türkiye’de şimdiye kadar yapılan en kapsamlı cinsel sağlık eğitimi araştırmasını kamuoyuyla paylaştı.

Okul öncesinden liseye kadar, çocukların ve ergenlerin iyi olma halini ve potansiyellerini desteklemek amacıyla, kapsamlı cinsellik eğitimine dair temel kavramları, ihtiyaç alanlarını, müfredata eklenmesi gereken konu başlıklarını, öğrenme hedeflerini ve Türkiye’nin örgün eğitim müfredatındaki durumu incelemek amacıyla gerçekleştirilen “Yaşa Uygun Kapsamlı Cinsellik Eğitimi Bağlamında, Okul Öncesinden Orta Öğretime, Öğretim Programlarının ve Ders Kitaplarının Analizi” araştırması tamamlandı.

Araştırma raporunun lansmanı, “Örgün Eğitimde Kapsamlı Cinsellik Eğitimi: Sınırlar ve Sonuçlar” ismiyle, 5 Kasım, Cumartesi saat 10:00’da, gazeteci Ahu Özyurt moderatörlüğünde, TAPV Genel Koordinatörü Nurcan Müftüoğlu, UNFPA Türkiye Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı Koordinatörü Dr. Gökhan Yıldırımkaya ve Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Rapor sunumunun Ankara Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Fatma Bıkmaz tarafından yapıldığı etkinlikte; öğrenciler, öğretmenler, psikolojik danışmanlar, kamu, özel sektör, sivil toplum, akademi ve uluslararası organizasyonların temsilcileri de bir araya geldi.

Cinsel sağlık eğitiminin amacının ve öneminin altı çizilen rapor lansmanında, aşağıdaki verilere dikkat çekilerek; bilimsel açıdan doğru, gerçekçi, yargılayıcı olmayan bilgiler sağlayarak, cinsellik ve ilişkiler hakkında öğretim yaşına uygun bir yaklaşımla çocukların ve gençlerin güçlendirilmesi anlamına gelen “Yaşa uygun yapılandırılmış cinsel sağlık eğitimi”nin örgün eğitim müfredatına eklenmesi gerekliliğine vurgu yapıldı.

  • Her 2 kadından1’i bedeni üzerinde söz sahibi değil.
  • Her 3 kadın ve kız çocuğundan 1’i şiddete maruz kalıyor.
  • Her 5 çocuktan 1’i çocuk yaşta evlendiriliyor.
  • Erken yaşta evlendirilen her 3 kız çocuğundan 1’i yine çocuk yaşta anne oluyor.
  • Her yıl 3 milyon kız çocuğu, istenmeyen gebelik sebebiyle güvenli olmayan bir şekilde kürtaj oluyor.
  • Her üç gençten biri, cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlardan nasıl korunacağını bilmiyor.
  • Yeni HIV pozitif tanısı alanların üçte biri gençler.
  • Her 3 kız çocuğundan ikisinin reglin ne olduğuna dair hiçbir fikri yok.

Türkiye, Dünya Ekonomik Forumu Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Sıralamasında, 146 ülke arasında 124 üncü sırada. Uzmanlar, bunun en önemli nedenlerinden birinin de müfredata, yaşa uygun yapılandırılmış kapsamlı cinsel sağlık eğitiminin dahil edilmemesi olduğu görüşünde.

UNFPA ve TAPV’ın raporuna göre; Toplumsal cinsiyeti anlamak, cinsellik ve cinsel davranış ve cinsel sağlık ve üreme sağlığı Türkiye’deki örgün eğitim müfredatında en az işlenen konular. Bu sebeple de, Türkiye’deki zorunlu eğitim müfredatı, Birleşmiş Milletler’in cinsel sağlık eğitimine yönelik evrensel standartlarının sadece beşte birini karşılayabiliyor.

Rapor lansmanında; kendi bedeninin ve gelişiminin farkında olan, hakları bilen ve onlara sahip çıkan, güvenli ve güvenli olmayan davranışları ayırt edebilen, gerektiğinde hayır diyebilen, sağlıklı ve saygılı ilişkiler geliştirebilen bireyler yetiştirebilmek için cinsel sağlık ile ilgili temel kavramların yaş gruplarına uygun şekilde müfredata girmesi gerektiğine dikkat çekildi.

Etkinlikte ayrıca, kapsamlı cinsel sağlık eğitiminin raporda da altı çizilen faydaları vurgulandı;

  • Toplumsal cinsiyet eşitliğini güçlendirir ve şiddetle mücadeleyi destekler.
  • Kendi bedeni üzerinde karar verebilme gücünü ve güvenli cinsel davranışları artırır.
  • İstenmeyen gebeliklerin ve güvensiz kürtajların önüne geçilmesine destek verir.
  • HIV gibi cinsel yolla bulaşan enfeksiyonların azaltılmasına katkıda bulunur.

Raporun öneri kısmından da alıntılar yapılan lansman etkinliğinde, Rehberlik Saatleri, Hayat Bilgisi, Beden Eğitimi, Sağlık Bilgisi ve Trafik Kültürü ve Biyoloji gibi ilgili bütün derslerde; Toplumsal Cinsiyet, İnsan Bedeni ve Gelişim, Cinsellik ve Cinsel Davranış, Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı konularının işlenmesi gereken ana başlıklardan olması gerektiği vurgulandı

Rapor: Okul Öncesinden Ortaöğretime Öğretim Programlarının ve Ders Kitaplarının Kapsamlı Cinsel Sağlık Eğitimi Bağlamında Analizi

Rapor Lansmanı Video Kaydı

Oturum I. Cinsel Sağlık Eğitiminin Beklentileri Karşılamaması Üzerinden Konuşuyoruz

Oturum II. Çocuklukta ve Ergenlikte Konuşulmayan ve Öğrenilmeyen Cinsellik